KOCAELİ HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER
Kocaeli Türkiye’nin Marmara Bölgesi’nde bulunmaktadır. Hem ulaşım, hem sanayi ve ticaret olarak merkez konumdadır ve oldukça önemli bir şehirdir. 1924 yılında şehir olan Kocaeli’nin nüfusu 1.722.795’tir. Ülkemizin en küçük 6. Kentidir. Kocaeli üretim ve tüketim faaliyetlerinin sürekli geliştiği şehir konumuna kısa sürede yükselmiştir.İstanbul’dan sonra sanayinin en çok kalkındığı ikinci şehir Kocaeli’dir. Önemli ulaşım kavşaklarına sahip olan Kocaeli demiryolu Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlar.
Kocaeli özellikle İstanbul’a oldukçü yakındır. Karayolu ile rahatlıkla ve kısa sürede gidilir. Ayrıca Kocaeli’ne Türkiye’nin birçok yerinden otobüs seferleri düzenlenmektedir Kocaeli’ye ulaşmanın yollarından biri ise demiryolu ulaşımıdır. İstanbul–Trakya ve Anadolu’yu birbirine bağlayan demiryolu ağı ile Kocaeli’ye ulaşım sağlanabilir. Kocaeli şehrine en yakın havaalanları ise İstanbul’daki Sabiha Gökçen ve Atatürk havaalanıdır. Kente denizyolu ulaşımı Hereke–Karamürsel, Yalova–Topçular arası vapur seferleriyle gerçekleşmektedir.
Babalı Köyü
Adı, sanı henüz duyulmamış, Kandıra’nın en uzak ve el değmemiş sahillerinden biridir Babalı. Buralara gelenlerin birçoğu Kerpe, Kefken ve Cebeci’yi ziyaret ettikten sonra, Babalı’ya uğramadan geçip gidiyor. Oysa Babalı, Karadeniz’in masmavi sularıyla cezbeden, upuzun kumsalı ve bakir doğasıyla, görüp görebileceğiniz en güzel yerlerden biri. Sessiz ve sakin bir tatil düşleyenler için en doğru adres olan Babalı’nın el değmemiş doğasına hayran kalmamak elde değil.
Babalı, Kocaeli ilinin Kandıra ilçesine 30 km mesafede bulunan, sessiz, sakin bir köy. Kalabalık şehir hayatından biraz olsun uzaklaşmak isteyenlerin ve ailelerin gözdesi olabilecek bir tatil bölgesi aynı zamanda. Babalı, Kandıra ilçesine en uzak sahil şeridi olması özelliği ile de dikkat çekiyor.
Her ne kadar tatil için uzak olduğu düşünülse de, denizin temizliği tatilcilerin buraya akın etmesi için yeterli bir sebep. Kefken ve Cebeci’den sonra, Babalı’nın da yavaş yavaş keşfedilmesi, buraya olan konaklama ihtiyacını da beraberinde getiriyor. Bu nedenle de bölgede ufak butik pansiyonlar kurulmaya başlanmış bile. Hatta bölge yerlileri, evlerini pansiyona dönüştürerek, tatilcilerin konaklama ihtiyaçlarına bir nebze de olsa karşılık veriyorlar.
Babalı, bir burnun üzerine kurulmuş. Ön tarafı kayalık, sol tarafı Dikili’ye, sağ tarafı ise doğuya, kum plaja bakıyor. Zaman zaman Karadenizli yunus balıklarının Babalı sahillerine vurduğu gözlemleniyor. Babalı’nın yabancısı olan bizlere ilginç gelebilecek bu olay, yerli halk tarafından benimsenmiş durumunda.
Babalı’ya ulaşmak ise sanıldığı kadar zor değil aslında. Nereden gelecek olursanız olun, aynı rotayı izlemeniz gerekiyor. Öncelikle Kocaeli, İzmit üzerinden Kandıra’ya gelerek, ardından aynı yol üzerinden Babalı’ya ulaşabilirsiniz. Zaten yol üzerindeki levhalar sizi Babalı Sahili’ne yönlendirecektir.
Vidinli Sırrı Paşa Konağı
Kocaeli’nin unutulmaya yüz tutmuş önemli yapıtlarından biri olan Vidinli Sırrı Paşa Konağı, yakın bir zamanda restorasyon çalışmalarıyla aslına uygun olarak yenilendi. Restorasyon çalışmaları sırasında konağın süslemelerine ve duvar işlemeleri tekrar eski hallerine getirilmiştir.
Vidinli Sırrı Paşa Konağı, 19. yüzyıl sivil mimari örneklerinden biridir. Konak, İzmit Mutasarrıfı Selim Sırrı Paşa tarafından yaptırılmıştır. Konağın haremlik ve selamlık olmak üzere iki bölümü mevcut. Yakın bir zamanda harap olmuş bu tarihi binan restore çalışmalarının ardından eski görkemine kavuşmuş olup, bu durum konağın ziyaretçi sayısını bir hayli arttırmıştır.
İzmit’in Hacı Hasan Mahallesi, Yeni Çeşme Sokak’ta bulunan Vidinli Sırrı Paşa Konağı, gezinize dahil olması gereken mekanların ilk sıralarında mutlaka yerini almalı.
Gayret Gemi Müzesi
1972 yılında Türk Deniz Kuvvetleri’ne katılan Gayret Gemisi, vermiş olduğu hizmetlerin ardından 1997 yılında Gölcük Tersanesi’nde onarılıp müze olarak hizmete girmiştir.
Gayret Gemisi’nin müze ve sanat galerisi olarak ziyarete açılması, Kocaeli’ne gelen turistlerin gezi duraklarına bir yenisini eklemiştir.
Gayret Gemisi’nde mutfak, çamaşırhane, savaş harekâtı merkezi, komutan kamarası bölümleri vardır. Gemiyi gezmek için gelen turistler, geminin içerisindeki açık ve kapalı kafeteryalarda dinlenme fırsatı da buluyor.
Maşukiye Kirazlı Yaylası
Kocaeli’nin turizmini canlandıran bölgelerden biridir Maşukiye. Yeşil alanlara hakim olan Maşukiye, hem kısa hem de uzun tatiller için sıkça tercih edilir.
Maşukiye’ye bir hafta sonu gidip, bölgenin keşfedilmeyi bekleyen köşelerini ziyaret edebilir, şehir kalabalığından biraz olsun uzaklaşabilirsiniz. İstanbul ile Maşukiye arası 129 km’dir.
Bu bölgeye gelip de Kirazlı Yaylası’na çıkmadan gezinizi sonlandırmamanızı öneririz. Maşukiye Kirazlı Yaylası, büyük bir piknik alanıdır. Yaylada hem doyasıya piknik yapabilir hem de yaylanın sahip olduğu manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Manzaradan İzmit Körfezi ve Sapanca Gölü görülebilmektedir.
Hemen hatırlatalım; Maşukiye Kahvaltı Keyfini yaşamayı ve Maşukiye Alabalık Restoranlarında lezzetleri balıkların tadını çıkarmayı unutmayın.
Menekşe Yaylası
Kocaeli’nin Yuvacık bölgesinde bulunan Menekşe Yaylası, yeşilin hakim olduğu doğasıyla görenlerin beğenisini kazanıyor. Şehir kalabalığından uzaklaşıp Yuvacık otellerinde kalan tatilciler, Menekşe Yaylası’nın güzelliğine mutlaka şahit oluyor.
Menekşe Yaylası, özellikle doğa sporları için oldukça elverişlidir. Öyle ki, doğa severler tarafından sürekli ziyaret edilir. Burada trekking yapabilir, bisikletle çevreyi keşfedebilirsiniz.
Yuvacık’ta bulunan doğa spor kulüplerinin düzenlediği yürüyüşlere dahil olarak da yaylayı keşfedebilirsiniz. Büyüleyici güzellikteki bu doğa, sizlere farklı manzaralar sunacak.
Yayla; İstanbul’a 135 km uzaklıktadır. Başiskele’ye 15 km, İzmit’e ise 30 km’lik mesafede yer alıyor.
Eğer iki gün kalmayı planlıyorsanız Yuvacık otel fiyatlarını araştırdıktan sonra valizinizi hemen hazırlayabilir, tatilinize hemen başlayabilirsiniz. Yuvacık otelleri, daha çok hafta sonları tercih edildiği için erken rezervasyon önemlidir.
Kartepe Kayak Merkezi
Her mevsim farklı renkleriyle ziyaretçilerini büyüleyen Kartepe Kayak Merkezi, kış turizminde de büyük bir öneme sahiptir. Kocaeli’ye bağlı olan Kartepe, önemli bir kayak merkezi olup; İstanbul’a yakın olması sebebiyle de daha fazla ilgi odağı durumundadır. Uludağ’dan sonra en çok tercih edilen yerdir aynı zamanda.
Bir cennetin içinde, her mevsim eğlenceli vakitler geçireceğiniz Kartepe, kış aylarında da kayak merkezi olarak hizmet veriyor. Kartepe Kayak Merkezi’ne günübirlik geziler de yapabilirsiniz. İstanbul’a 115 kilometre uzaklıkta olması, hafta sonlarında da kısa bir tatil yapıp doyasıya eğlenmek isteyenlerin ilgisini görmektedir. Kartepe Kayak Merkezi’nde kayak hocalarından kayak dersleri alabilir ve kayak malzemelerinizi temin edebileceğiniz yerler bulabilirsiniz. Bölge kış turizmi açısından önemli bir yere sahip olduğu için konaklayabileceğiniz oteller ve tesisler bulabilirsiniz. Kartepe Kayak Merkezi’nin yanı sıra önemli kayak alanları arasında; Bingöl Yolçatı Kayak Merkezi, Palandöken Kayak Merkezi, Saklıkent Kayak Merkezi, Erciyes Kayak Merkezi ve Kartalkaya Kayak Merkezi de bulunmaktadır.
Maşukiye Aygır Deresi
Kocaeli’nin en gezilesi yerleri arasındaki Maşukiye Aygır Deresi, Kartepe’nin zirvesinde başlar. İçerisinde irili ufaklı su kaynakları, dereler ve pınar vardır.
Her mevsim gelen ziyaretçilerini farklı renkleriyle ağırlayanMaşukiye tatilinize Aygır Deresi’ni mutlaka dahil etmelisiniz. Derenin içinde bulunan Maşukiye Şelalesi görsel bir şov sunacak sizlere. Çevrede yapacağınız gezintiler size farklı güzellikler sunacak ve yeni keşifler yapmanın tadına varacaksınız. Geziniz sırasında acıktığınızı hissettiğiniz an Alabalık Vadisi boyunca sıralanmış olan alabalık lokantaları sizleri bekliyor olacak. Burada bulunan Vadi Restaurant güzel yemekler sunacak sizlere.
Aşıklar diyarı olarak bilinen bu bölgeyi ister bir hafta sonu ziyaret edin, isterseniz güzel ve huzurlu uzun bir tatil yapmak için tercih edin. Bu arada Maşukiye’de günlerinizin tadını çıkarırken Kuzu Yaylası’nı da ziyaret etmeyi unutmayın.
Bağırganlı
Kuzu Yaylası’yla, Tahtalı Göleti’yle, Eskihisar Kalesi’yle ve diğer tüm tarihi-doğal güzellikleriyle Türkiye’nin farklı bir parçasını oluşturan Kocaeli’nin görülmesi gereken yerlerinden biridir Bağırganlı.
Ağva-Kandıra istikametine doğru Sofalı ayrımından gidildiğinde 13 kilometre sonra Bağırganlı karşınıza çıkacak. Köyün sakinlerinin geçim kaynağı balıkçılıktır. Tarımı tercih eden halk genellikle fındık üretimi yapıyor. Derelerin tepelerin olduğu Bağırganlı’da küçük koyların sıkıştırdığı kumsallarda doyasıya yürüyüş yapabilir; çevresindeki yeşilliklerle ve denizin sakin tavrı eşliğinde güzel bir gün geçirebilirsiniz. Bağırganlı Köyü’nü keşfetmek size farklı duyguların kapılarını açacak.
Eskihisar Kalesi
Kocaeli-Gebze sınırları içerisinde olan Eskihisar Kalesi, bölgenin tarihi kalıntılarından biridir. Bizans döneminden günümüze kalmıştır ve Eskihisar balıkçı köyünde bulunmaktadır. İstanbul fethedildikten sonra Fatih Sultan Mehmet’in askerlerini yerleştirdiği bu köyde şuan o askerlerin torunları yaşamaktadır.
Eskihisar Kalesi, hem tarihiyle hem de çevresindeki görülmeye değer yerlerle yıl içerisinde turistlere ev sahipliği yapmaktadır. Hemen sağında Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi var ve geziniz sırasında bu müzeyi de mutlaka görmelisiniz. Kalenin karşısında Eskihisar Topçular İskelesi, solunda ise marina vardır. Eskihisar Kalesi’nin hoş manzarasına şahit olmak için Kocaeli’ne günübirlik bir geziyle ziyaret edebilirsiniz. Bölgenin en görülesi yerleri arasındaki Bağırganlı’yı, Kuzu Yaylası’nı ve Tahtalı Göleti’ni de ziyaret edebilirsiniz.
Tahtalı Göleti
Türkiye’nin tabiat güzelliklerinden birini oluşturan Tahtalı Göleti, doğa tutkunları için adeta seçilmiş bir yerdir.
Kocaeli il sınırlarında olan göletin piknik alanları ve çevresindeki bulunan tarihi kalıntılarla yeni keşfedilmeye başlanmıştır. Daha henüz fazla kişi tarafından bilinmeyen bakir kalmış bu doğal güzelliği ilk keşfedenlerden biri siz olabilirsiniz.
İzmit içerisinden Bağçeşme’ye doğru yola çıktığınızda birçok tarihi eser göreceksiniz. Üçtepeler Köyü girişine geldiğinizde sizi İzmit’in kurucusu Kral Nicomedes’in mezarının içinde olduğuna inanılıp kazılmış bir tümülüs karşılayacak. Üçtepeler Köyü’nü gezdikten sonra Türkiye’nin 6 büyük göletinden biri olan Tahtalı Göleti’ne varmış olacaksınız. Yeşillikler arasında, balıkları bol olan Tahtalı Göleti’ne TEMA Vakfı’nın da çalışma alanlarından biridir.
Fıstık çamı ve süs ağaçlarının arasında, muazzam bir manzaraya hakim olan gölette vakit geçirmek ruhunuzu dinlendirecek. Tahtalı Göleti’ni gezip çevresini keşfettikten sonra Kocaeli’ndeki diğer keşif alanlarınıza Kuzu Yaylası’nı, Beşkayalar Tabiat Parkı’nı, Bağırganlı’yı, Eskihisar Kalesi’ni ve Darıca Kalesi’ni de ekleyebilirsiniz.
Beşkayalar Tabiat Parkı
Kocaeli- Yuvacık’ta bulunan Beşkayalar Tabiat Parkı, Türkiye’nin fauna ve flora bakımından oldukça zengin tabiat alanlarından biridir.
1600 hektarlık alanda yayılan Beşkayalar Tabiat Parkı,İzmit’e 26 kilometre uzaklıktadır. Bu bölgede trekking yapmak için uygun yürüyüş rotaları vardır. Aynı zamanda tabiat parkında iki mağara vardır. Bir mağaranın içinde şelale, diğerinde ise göl bulunur.
Harika bir keşif noktası olan Beşkayalar Tabiat Parkı’nda yeşillikler arasından geçerken doğanın tadını doyasıya çıkarıp, gördüğünüz tüm güzellikleri fotoğraf makinenizin deklanşörüne basarak ölümsüzleştirebilirsiniz. Beşkayalar Tabiat Parkı’nı günübirlik geziyle gelebilir yada burada kamp kurup birkaç gün kalabilirsiniz. Kocaeli’ndeki Kuzu Yaylası’nı ve Tahtalı Göleti’ni ziyaret etmeyi de unutmayın.
Kuzu Yaylası
Kocaeli’nin doğal güzelliklerine yakından şahit olmak istiyorsanız Kuzu Yaylası size bu güzellikler hakkında harika bilgiler verecektir.
Kartepe-Maşukiye’de bulunan Kuzu Yaylası, hem İstanbul’un karmaşasından uzakta sadece tertemiz havanın ve yeşilliklerin size eşlik ettiği bir yer. İstanbul`’a yakın olmasından dolayı da kısa tatiller için fazlasıyla tercih edilmektedir. Kuzu Yaylası’nda kamp da kurabilirsiniz. İsterseniz yaylaya yakın otelleri de tercih edebilirsiniz. Doğa yürüyüşleri için ise muhteşem bir alandır Kuzu Yaylası. Bir sessizliği vardır. Sessizliği bozan sadece Kuşların mırıldandığı melodiler olacak. Buradan Sapanca Gölü de bir başka görünür üstelik. Manzaranın tüm güzelliği size selam verirken nereden nasıl başlayacağınıza karar veremezsiniz.
Kuzu Yaylası’nda zamanın nasıl geçtiğini anlamasanız bile, buna rağmen unutamayacağınız çok şey olduğunu hissedeceksiniz. Kuzu Yaylası’nın ardından Darıca Kalesi’ni, Bağırganlı’yı, Tahtalı Göleti’ni, Maşukiye Aygır Deresi’ni, Yuvacık Barajı’nı, Eskihisar Kalesi’ni ve Ballıkayalar’ı da mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Darıca Kalesi
Kocaeli-Darıca’daki kale, bu bölgedeki turistik alanlardan biridir.
Bizans döneminde Daritsion olarak anılırken daha eski tarihlerde Tararion Kalesi olarak bilindiği yazılı kaynaklarda mevcuttur. Önündeki iskeleyi koma amaçlı bir karakol kalesi olarak yaptırılmış olan kale, Darıca ismini Osmanlıların bu yöreyi ele geçirmesiyle almıştır. Darıca Kalesi’nden Evliya Çelebi Seyahatname isimli kitabında da bahsetmiştir. Kocaeli gezinizde Darıca Kalesi’ni ziyaret ettiğiniz sırada keşifler yaparken kalenin sahile inen gizli yeraltı geçidini de göreceksiniz. Sadece bunla da kalmayacak dikkatinizi çeken ok detay olacak bu noktada.
Kocaeli’ne yolunuz düşerse Darıca Kalesi’ni, Kuzu Yaylası’nı, Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi’ni, Yuvacık Barajı’nı ve Darıca Hayvanat Bahçesi’ni de ziyaret edip yeni güzellikler, doğal ve tarihi değerlere şahit olabilirsiniz.
Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi
Kocaeli’nin Gebze ilçesine bağlı Eskihisar Köyü’nde bulunan Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi, tarihte önemli devlet adamlarını konuk ederken birçok önemli olaya da tanıklık etmiştir.
l. Dünya Savaşı’nda bir süre karargah komutanına tahsis edilen bu ev, İsmet İnönü ve M. Kemal Atatürk’ün bir süre konaklamıştır.
Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi, Kültür Bakanlığı tarafından 1966 yılında kamulaştırılmıştır. 1884 yılında yaptırılan ev iki kaplı ahşap bir binadır ve taş temeller üzerine ahşap malzeme kullanılmıştır. Günümüzde Kocaeli Müzesi yönetiminde olan Osman Hamdi Bey Evi ve Müzesi, Osman Hamdi Bey’e ait eşyalar, kendisine ve ailesine ait fotoğraflar sergilenmektedir. Kocaeli gezinizde muhakkak ziyaret etmelisiniz. Aynı zamanda Kocaeli’nde bulunan Darıca Kalesi, Eskihisar Kalesi, Darıca Hayvanat Bahçesi, Ballıkayalar ve diğer önemli, güzel yerleri gezmeyi unutmayın.
İzmit Körfezi
Kuzeyinde Tuzla, Pendik, Gebze, Eskihisar, Heke ve İzmitile çevrili olan İzmit Körfezi Marmara Denizi’nin doğusunda yer alır.
Yalova’ya kadar uzana körfezin güneyinde ise Gölcük, Halıdere, Değirmen ve Karamürsel vardır. Doğal bir güzelliğin göstergesi olan İzmit Körfezi, 121 kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır.
Çevresinde konumlanan villalar yazlıkçıların burayı mesken tuttuğunun bir belirtisidir.
Yuvacık Barajı
Kocaeli il sınırları içerisinde bulunan Yuvacık Barajı,Yuvacık beldesinin yakınlarında yapılmıştır.
Bu baraj yapılmadan önce bulunduğu yerde dere kenarlarındaki alabalık çiftlikleri ve doğal ortamları ile ilgileri üzerine çekmekteydi.
Baraj yapıldıktan sonra ise baraj gölünün çevresinin oluşturduğu güzelliklerle hala görülmeye değer bir manzarası vardır. İki büyük derenin birleştiği vadide bulunan Yuvacık Barajı’nda Camidüzü, Değirmendüzü, Soğukdere ve Sıcakdere adlarında yürüyüş parkurları da mevcuttur. Bu parkurların oluşma sebepleri ve tarihi yapıları ilginizi çekecektir. Parkurlarda bulunan spor yapabileceğiniz aletlerin bulunması size sağlığınızı hatırlatan aktiviteler arasındadır. Geziniz sırasında bu bölgedeki Kuzu Yaylası’nı, Darıca Kalesi’ni, Darıca Hayvanat Bahçesi’ni de ziyaret edebilirsiniz.
Ballıkayalar
Tabiat ananın sunmuş olduğu bir güzellik olan Ballıkayalar, her mevsin değiştirdiği renkleriyle yenilenir. 1994 yılında milli park ilan edilerek koruma altına alınmıştır bu bölge.
Kocaeli’nin Gebze ilçesine bağlı olan Ballıkayalar’a gidenler göletlerle, dere ve şalele karşısında her şeyi unutur.
Gölde yüzen kuğular, ördekler, kazlar arkadaşlık yapar size. Huzun tam ortasına düştüğünüzü hissedersiniz. Şehrin kalabalığından ve stresinden uzaklaşmak istiyorsanız, doğayla iç içe yolculuğunuzu başlatabilirsiniz. Sevdiklerinizle birlikte zaman geçirebileceğiniz Ballıkayalar’a, günübirlik piknik yapmak için de gidebilirsiniz. Siz keyifle piknik yaparken tertemiz havası size eşlik edecek.
Kuzu Yaylası, Darıca Kalesi, Darıca Hayvanat Bahçesi bu bölgenin gezi alanlarındandır ve zamanınız olursa hepsine kesinlikle şahit olmalısınız.
Darıca Hayvanat Bahçesi
Boğaziçi Hayvanat Bahçesi ya da Darıca Kuş Cenneti olarak da adlandırılır. Türkiye’nin tek özel hayvanat bahçesidir. 200 bin metrekare alana sahiptir. İçerisinde 300 çeşit olmak üzere 3000 hayvan yaşıyor. Bunun dışında 500 çeşit de botanik bitki bulunuyor. Dünyanın farklı ülkelerinden gelen sürüngenler, memeli hayvanlar, kuşlar, balıklar tanışmak için sizleri bekliyor. Piton yılanı, timsahlar ve yeşil iguanalar parktaki sürüngelerden birkaçı.
Aynı zamanda pek çok yeni kuşla da tanışabilirsiniz: Golilat Balıkçıl Kuşu, Gri Papağan, Beo, Buserus Rinoseros, Flamingo, Büyük Boynuzlu Gergedan, Cennet Turnası, Emu Deve Kuşu, Fare Şahini, Kaya Kartalı, Kelaynak, Nandu Güney Amerika Deve Kuşu, Penguen ve Puhu Baykuşu…
Park şehir hayatında doğayı sadece kitaplardan, resimlerden, filmlerden tanıyan çocuklara hayvanları ve bitkileri yakından tanıtmak için süper bir mekan.
Kandıra Bağırganlı
Bağırganlı, henüz yeni keşfedilmeye başlanan, Kandıra-Ağva yolu üzerinde, kıyısındaki restoran ve kahvehaneleri ile samimi, yemyeşil doğası, bakir koyları ile büyüleyen,Kefken, Kerpe gezinizde vakit ayırmanız gereken güzellikte bir köydür.
Bağırganlı köyü balıkçılık ve fındıkçılıkla uğraşan klasik bir Karadeniz köyüdür.
Kandıra Cebeci Sahili
Cebeci Sahili, yazlıkların en yoğun olduğu sahildir. Özellikle Kocaeli ve çevre illerden gelen yazlık sahipleri bu güzel sahilin tadını çıkarmaktadırlar.
Kerpe ya da Kefken gezinizde bu güzel sahilde sizlerde keyifle denize girebilir, uzun kumsalda güneşlenebilirsiniz.
Av mevsiminin başlaması ile avcıların uğrak yeri olan Cebeci’de ördek, sülün ve çulluk bolca bulunmaktadır.
Kerpe, Kefken gezginlerinin Babadağı dışında gün batımını izleyebilecekleri alternatif bir yerdir.
Kefken Adası
Kefken Adası, Cebeci Sahili karşısında, Karadeniz’de üzerinde insan yaşamı olan tek ada olması ile önemlidir.
Ada, su altı dalışları, zıpkınla avcılık yapmak isteyenlerin özellikle tercih ettiği bir yerdir. Denize girip eşsiz koylarında yüzenler de az değildir.
Ada’nın turistik yönüyle beraber, Karadeniz de seyir halinde olan gemilerinde olumsuz hava koşullarında sığındıkları bir adadır.
Kerpe Adası’na Cebeci Koyunda tekne ile kısa sürede ulaşılmaktadır.
Kefken Kovanağzı Koyu
Kovanağazı Koyu, Kefken ve Kerpe arasında, özellikle yazlık siteleri ile yazlıkçıların yoğunlukla tatillerini geçirdikleri, uzun kumsalı, berrak sığ denizi ile ailelerin gönül rahatlığı içinde denizin keyfini çıkardıkları bir koydur.
Kerpe Sarısu
Kandıra’ya 8 km mesafede yer alan Sarısu, Karadeniz’in ulaştığı bölgede bulunan 1 km uzunluğunda bir sahil şeridi. Yeşilin bin bir tonuyla bezenmiş eşsiz bir ormanın içerisinden geçerek ulaşabileceğiniz Sarısu, Karadeniz’in keşfedilmemiş güzelliklerinden biri.
İsmini, Sarısu Deresi’nden alan bu doğal güzellik, genellikle kamp tutkunlarının vazgeçilmez adreslerinden biri aynı zamanda. Kamp dışında, balık tutmak ve güneşlenmek için de tercih edildiğini söyleyebiliriz.
Sarısu’da denize girebilmek için sazlarla kaplı dereyi tekne ya da kayıklarla geçmek gerekiyor. Bu da Sarısu’yu ilginç kılan özelliklerden biri.
Eğer yolunuz, Kerpe’ye düşerse, Sarısu’yu gezi listenize eklemeyi lütfen ihmal etmeyin. Şimdiden iyi tatiller dileriz.
Kerpe Babadağı
Babadağı, Kerpe’nin en yüksek noktası. Babadağı’nın deniz seviyesinden yüksekliği 400 m.
Kerpe gezinizde, Karadenizin kıyısında ki bu şirin tatil beldesini kuş bakışı izlemek isteyenler bu tepeye çıkmaktadır.
Kerpe’ye 4 Km.mesafedeki bu tepede ayrıca AkçakocaAnıt Mezarını ziyaret edebilirsiniz.
Kefken Pembe Kayalar
Kefken, Kerpe’nin ilerisinde, yine Kefken gibi karadeniz kıyısında bir balıkçı köyü havasında bir yerdir. Bu güzel turistik alanda, ziyaretinizde görmeniz gereken bir yer var. Pembe Kayalar.
Kefken Pembe Kayalar, ismini etrafta bulunan kayaların renginden almıştır. Özellikle yaz aylarında, doğal güzelliği, temiz havası için tercih edilen bu mevkii de yer alan kayalar, jeolojik yapısı ile görenleri şaşırtmaktadır.
Kerpe Miço Cennet Koyu
Miço Koyu, Kerpe’de Kartal Kayalarından sonra, orman içerisinde kısa bir yürüyüş yaparak devam ettiğinizde karşınıza çıkaktadır.
Bu koy etrafındaki kayalar, sessizliği ve doğal güzelliği ile ziyaret eden herkezi büyüler.
Kerpe Kartal Kayaları
Kartal Kayaları, Kerpe sahilinden yukarı devam ettiğinizde karşınıza çıkan, zaman içerisinde denizin aşındırmaları ile şekillenen, Kerpe gezinizde ziyaret edecek kadar güzellikte bir yerdir.
Kocaeli Saat Kulesi
Sultan 2.Abdülhamit’in tahta çıkışının 25. yıldönümü için Musa Kazım Bey tarafından yaptırılmıştır.
Kocaeli Arkeoloji Müzesi
1967 yılında ziyarete açılan Kocaeli Arkeoloji Müzesi, arkeoloji ve etnografya olarak iki bölümden oluşmaktadır. Kocaeli ve çevresinde çıkan bir çok eser müzede sergilenmektedir.
Kaynak: http://www.gezilebilecekyerler.com/kocaelide-gezilecek-yerler/
Umaç çorbası
Mutfağın olmazsa olmazlarından unun başrolde yer aldığı umaç çorbası, yağ, toz biber ve tuzdan oluşan karışımla bir araya gelince bir harika oluyor. Az malzemeyle hazırlanan her yemeğin daha çok ustalık gerektirdiğinin kanıtı nefis çorba, özellikle soğuk kış günlerinin bir numaralı tercihine dönüşüveriyor.
Krep mi, akıtma mı: Cızlama
Günün her saati tatlı ve tuzlu lezzetlerle bir arada yemeğe alışık olduğumuz krep ya da akıtmalar söz konusu Kocaeli olduğunda yine başka bir nefis oluyor. Çünkü içerisine konulan maya sayesinde bildiğimiz tüm krep ya da akıtmalardan pofuduk bir hal alıyor. Hele bir de sacda pişirildiyse değmeyin keyfimize.
Kaymak gibi: Ciğceli kavurma
Bulgur ya da pirinç pilavının üzerine kuşbaşı doğranıp kavrulmuş misler gibi etler geliyor, zaten bu bile şahane bir lezzetken Kocaeli farkı kendini gösteriyor ve etlerin üzerine misler gibi süt kaymağı geliyor. Süt kaymağına “ciğce” dendiği için de bu nefis yemeğin adı ciğceli kavurma oluyor.
Şekliyle fark yaratır: Değirmendere fındığı
Gölcük belediyesi’ne bağlı eski bir belde olan Değirmendere’de yetiştirilen bu fındıkların bildiğimiz diğer fındıklardan en önemli farklı şekli aslında. Çünkü bu fındık, daha çok dikdörtgen şekline benzer, sivri ve yassı bir yapıya sahip. Özellikle sütlü tatlıların üzerinde uzun ince kesilerek konulanı merak uyandırır, mutlu eder.
Bu en bilinmeyeni olabilir: Mancar yemeği (Çiçekli mancar)
Hodan ve kaldirik otu olarak da bilinen mancardan yapılan bu yemek, biraz emek istiyor. Çünkü yemeği pişirmeye başlamadan önce mancarları ayıklayıp yaklaşık 2 saat kadar soğuk suda bekletmek gerekiyor. Ardından sudan alınıp kısık ateşte haşlanan mancarlar, kavrulmuş soğanla bir araya gelip pişmeye devam ediyor. İçine isteğe göre domates ve bulgur gibi lezzetler de ekleniyor.
Hazır mancarı öğrenmişken: Mancarlı kandıra pidesi
Mancar otu Kocaeli’de sadece yemeği yapılan değil aynı zamanda pide gibi hamur işlerinde kullanılan nefis bir lezzet. Tadı ıspanaklı pideleri andırsa da şehrin önemli ilçelerinden olan Kandıra’da özellikle eski zamanlarda yapılan mancarlı pide oldukça önemli. Ama ne yazık ki ilçede gün geçtikçe mancarlı pide kültürü azalıyor.
Bildiğiniz tüm kirazları unutun: Yarımca kirazı
Napolyon kirazı ya da Hacı Abdullah kirazı olarak da anılan Yarımca kirazı, özellikle Kocaeli’nin Körfez ilçesiyle özdeşleşmiş durumda. Bildiğimiz kirazlardan daha iri, daha parlak kabuklu ve sulu olmasıyla ayrılan kirazın koyu rengi de insanı görür görmez cezbeden türden.
Bir çeşit sos, en güzel sos: Dartı
Kocaelililerin evde yapmaktan ve kahvaltıdan akşam yemeğine her öğün yemekten asla bıkmayacağı lezzetlerden olan dartı, yapımı zor gibi gözükse de aslında evde kolayca yapılıp afiyetle tüketilebilecek en güzel soslardan.
Kaynatılmadan öylece bekletilen sütün bir süre sonra üzerinde oluşan yağlı tabaka alınıp bir tencerede biriktiriliyor. Ardından tencerede biriktirilen bu tabaka kısık ateşte hafif kırmızılaşana dek kaynatılıyor. Koyulaşınca bir kaba alınıp donması bekleniyor. Yağlı tarafı üst kısımda, tortu denebilecek kısmı ise alt tarafta kalan bu lezzet, hazır olduğunda ister kahvaltıda sadece bir ekmekle bile ister de makarna sosu olarak kullanılabiliyor. Şehrin önemli lezzetlerinden tavuklu keşkeğe de ayrı bir lezzet kattığını söylemeden olmaz tabii.
Kaşıklar hazır: Kandıra yoğurdu
Kandıra yoğurdunun alametifarikası içinde bol miktarda manda sütü kullanılıyor olması. Yaklaşık üçte ikisi manda, üçte biri inek sütünden oluşan bu nefis yoğurt, kalaylı bakır kaplarda yapılıyor olmasıyla da diğer yoğurtlardan ayrılıyor. Yolunuz Kocaeli Kandıra’ya düşerse gerçek bir Kandıra yoğurdunun tadına bakmadan dönmeyin deriz. Daha ilk kaşıkta ne kadar doğru bir karar aldığınızı fark edeceksiniz zaten.
Olmasa eksik kalır: Pişmaniye
Şehirler arası yolculuklarda mutlaka karşımıza çıkıveren lezzetlerden olan Kocaeli pişmaniyesi, tel helva olarak da bilinen nefis bir lezzet. Kocaeli’ye has olarak bilinmesinin nedeni de onu ilk kez Kandıralı bir usta olan Hayri Usta’nın yapmış olması. Tatlı ama bir o kadar da hafif pişmaniyeler için başta Hayri Usta olmak üzere tüm Kocaelililere ne kadar teşekkür etsek az, ellerinize sağlık güzel insanlar!
Kaynak: https://yemek.com/kocaeli-yemekleri/
1. Tarih Öncesi ve Nikomedia Dönemi
Asya ile Avrupa kıtaları arasında önemli kara ve demiryolu güzergâhlarının kesiştiği bir yerde kurulan Kocaeli, bugün Marmara Bölgesi’nin ve yurdumuzun en önemli endüstri ve sanayi yerleşimlerinden biridir. Kocaeli’nin tarihi çok daha eski çağlara uzanır. İlk çağlarda, Bithynia adı verilen bölgede kurulan kentler, sırasıyla, Olbia, Astakos, Nicomedia, İznikmid, İzmid ve Kocaeli adlarını almıştır. Trakya’dan gelen Megaralılar M.Ö. 712’de İzmit Körfezi’nin güneyindeki Başiskele yöresine yerleşerek Astakos adı verilen bir kent kurdular. Astakos halkı M.Ö. 262 yılında, bugünkü İzmit’in bulunduğu alanda kurulan bölgeye yerleşmiştir. Bitinya Krallığı’nın yıkılıncaya kadar başkenti kalacak bu kente, kurucusundan dolayı Nicomedia adı verilir.
2. Roma-Bizans Dönemi
Roma İmparatoru Diocletian, 284 yılında Nicomedia’yı işgal ederek Roma İmparatorluğu’nun başkenti yaptı. Bu dönemde şehir, Roma, Antakya ve İskenderiye’den sonra dünyanın dördüncü büyük kenti haline geldi. Fakat Büyük Konstantin tarafından İstanbul’un imparatorluğun merkezi yapılması ve İmparator Jüstinyen’in de Kadıköy-İzmit arasındaki yolu askeri nedenlerle kapatarak ulaşımı İznik üzerinden sağlamasıyla Nicomedia, eski önemini kaybetti.
3. Selçuklu Dönemi
Kocaeli Türk egemenliğine ilk olarak 11. yüzyılın sonlarında Selçuklular zamanında (1078) geçti. İznik’in Anadolu Selçuklu Devleti’nin başkenti olmasıyla birlikte kentin önemi iyice arttı. Ancak Haçlı Seferleri sırasında kısa bir süre Haçlı Ordusu komutanı Aleksios Komnenos tarafından işgal edilen kentin, Türk egemenliğine kesin olarak geçişi ise Orhan Bey döneminde oldu.Selçuklu döneminden günümüze Haçlı Seferleri’nde yağmalanması nedeniyle kalan eser sayısı oldukça azdır.
4.Osmanlı Dönemi
Kocaeli, Osman Bey ve oğlu Orhan Bey’in uç beylerinden Akçakoca tarafından 1337 yılında Osmanlı topraklarına katıldı. Nikomedya Osmanlı egemenliğine geçtikten sonra, önce İznikmid, daha sonra İzmid (İzmit) adını almıştır. Şehir en parlak dönemine Kanuni Sultan Süleyman zamanında ulaştı. 19. yüzyılda İstanbul-İzmit arasında işleyen ve 1873 yılından itibaren de Haydarpaşa-Ankara güzergâhında faaliyet gösteren demiryolunun kente ulaşmasından sonra Kocaeli’nin ticari ve sosyal yaşamı canlanmaya başladı. Kent, 1888 yılında bağımsız sancak oldu ve ismi İzmit olarak değiştirildi. Daha sonra bölgeye fatihi Akçakoca’dan dolayı Akçakoca’nın yurdu manâsına gelen ‘KOCAELİ’ adı verildi.
19. Yüzyılda İzmiti Gösteren Harita
5. Cumhuriyet Dönemi
I. Dünya Savaşı’nın getirdiği yıkımlar sonucu önemini bir süre yitiren ve sırasıyla önce İngilizler (6 Temmuz 1920) ardından Yunanlılar (28 Nisan 1921) tarafından işgal edilen Kocaeli, 28 Haziran 1921 de Türk Orduları tarafından işgalden kurtarıldı. Kocaeli’nin Başiskele, Darıca, Dilovası, Çayırova, İzmit, Derince, Gebze, Gölcük, Karamürsel, Kandıra, Kartepe ve Körfez olmak üzere toplam on iki ilçesi bulunmaktadır. Kocaeli, Cumhuriyetle birlikte özellikle sanayileşme alanında en hızlı gelişen illerimizden birisi olmuştur. Bunun başlıca nedeni İstanbul’a yakınlığı ve ulaşım imkânlarının çeşitliliğidir. 1934 yılında İzmit’te ilk kağıt üretim tesisi olan İzmit Kağıt Fabrikası açılırken, bunu 1944’te ikinci selüloz ve Kağıt Fabrikası takip etmiş, SEKA tesisleri 1954, 1957 ve 1959’da genişletilmiştir. Böylece günümüze kadar devam eden hızlı bir sanayileşme ile Kocaeli, Türkiye’nin ileri düzeyde sanayi bölgesi durumuna gelmiştir. Ayrıca Kocaeli ile ilgili önemli bir bilgi de, 30 derece meridyeni Köseköy’deki otoyol kavşağı köprüsünün bulunduğu yerde olduğundan tüm Türkiye saatlerini Kocaeli’ne göre ayarlamaktadır.
• Başiskele
• Çayırova
• Darıca
• Derince
• Dilovası
• Gebze
• Gölcük
• İzmit
• Kandıra
• Karamürsel
• Kartepe
• Körfez(Tütünçiftlik)
Kocaeli Türkiye’nin en hızlı gelişen, sanâyileşen bir ilidir. Türkiye’nin İstanbul’dan sonra en büyük sanayi merkezidir. Gayri sâfî hâsılasında sanayi sektörünün payı % 70’i aşmıştır. Bilhassa imâlât sanayi büyük ölçüde gelişmiştir.
Tarım: Kocaeli’nin iklimi ve toprağı tarıma çok müsâittir. Fakat tarım alanları oldukça azdır, 113,000 hektar olup 100 bin hektara doğru azalmakta, tarıma elverişli arazide sanayi tesisleri yapılmaktadır. Başlıca tarım ürünleri buğday, yulaf, mısır, ayçiçeği, şekerpancarı, tütün ve ketendir. İzmit Körfezinin çevresi sebze ekimine çok müsaittir. Senede 100 bin tona yakın sebze yetiştirilir. Domates, lahana, ıspanak, bakla, kereviz ve enginar en çok yetişen sebzelerdir. Kocaeli’nde meyvecilik te çok önemlidir. Başta elma olmak üzere kiraz, vişne, erik, şeftali, fındık, üzüm ve dut çok yetişir. Pişmaniyesi, kirazı ve fındığı, İzmit çene suyu meşhurdur.
Pişmaniyesi dünyâca ünlüdür. Un, şeker ve yağdan yapılır. Keten helvası gibi teltel olur. Yarımca ve Darıca’nın kirazı tatlı, sulu ve al renkli olup büyük tanelidir. Değirmendere’nin fındığı meşhurdur.
Hayvancılık: Kocaeli’nde çayır ve mer’alar azdır. Mer’a hayvancılığı gerilemekte, fakat besicilik gelişmektedir.
Ormancılık: Kocaeli orman bakımından oldukça zengin sayılır. İl topraklarının % 38’i ormanlarla kaplıdır. Ormanlardaki ağaçların çoğunluğu karaçam, kızılçam, kayın, meşe, kestane ve gürgendir. 65 köy orman içinde ve 132 köy orman kenarındadır. Her sene 60 bin m3 sanâyi odunu ile 355 bin ster yakacak odunu elde edilir.
Sanâyi: Kocaeli sanâyide Türkiye’nin İstanbul’dan sonra en fazla gelişmiş olan bir sanâyi merkezidir. Kimyâ ve kâğıt sanâyiinde Türkiye’nin merkezidir. Türkiye’nin en büyük kâğıt fabrikası, en büyük tersanesi ve en büyük lastik fabrikası bu ildedir. 1980’de iki bine yakın iş yerinin 450’si 10 kişiden fazla işçi çalıştıran iş yerleri idi. Kocaeli’nde çok sayıda olan sanâyi tesislerinin başlıcaları şunlardır: TÜPRAŞ, İGSAŞ, PETKİM, FENİŞ, RABAK, NASAŞ, Sarkusyan, Çolakoğlu AEG, Eti, Tesan, Makina Tarım Endüstri, Bayer Tarım İlaçları Fabrikaları, Hereke Mensucat, Çiftçi Ağaç Sanâyii, Gübre Fabrikası, Türk Henkel Fabrikası, Çamtuğ Fabrikası, Shell Fabrikası, İpragaz, Aygaz, Ocakgaz, Mutfakgaz, Milangaz, Çamgaz, Çayırova Cam Fabrikası, İzocam Fabrikası, Eternit Fabrikası, Aslan Çimento Fabrikası, Nuh Çimento Fabrikası, Muzaffer Ünsal Porselen ve Çini Fabrikası, Türk Kablo Fabrikası, Türk Otomotiv Fabrikası, Sümerbank Boru Fabrikası, Antibiyotik İlaç Hammaddeleri Sanâyii A.Ş. Süperfosfat, Kablo, Çelikhalat ve Halıcılık Tesisleri, Brisa, Good-Year ve Pirelli Lastik Fabrikaları, dokuma, giyim, gıda ve orman ürünleri sanâyii tesisleridir. 1966’da açılan sanâyi sergisi 1971’de Kocaeli Sanâyi Fuarına dönüşmüştür.
Ulaşım: Kocaeli ulaşım bakımından çok zengindir. Avrupa’yı Asya’ya bağlayan kara ve demiryolu bu ilden geçer.
İstanbul-İzmit arasındaki karayolu çok şeritli ve gidiş-dönüşlü kısımları bulunan muntazam bir yoldur. Türkiye’nin en kalabalık trafiği İstanbul-İzmit arasındadır. E-5 Karayolu İstanbul’dan sonra İzmit’e ulaşır. İzmit-Adapazarı- Bolu-Ankara güzergahından sonra güneydoğuya yönelir. İzmit’ten ayrılan bir yol körfez güneyini takip ederek Yalova ve Bursa’ya oradan Balıkesir-Manisa- İzmir’e ulaşır. Kocaeli’nin il merkezi İzmit ile ilçeleri arasındaki karayolu çok iyidir. E-6 otobanyolu İzmit’in üst kısmından geçmektedir.
Avrupa’yı Asya’ya bağlayan demiryolu İzmit’in ortasından geçer. İlerde bu yol denizkenarından geçecektir. İstanbul’da Adapazarı ve Eskişehir-Ankara-Sivas- Erzurum-Kars ile Van ve her istikamete giden bütün trenler İzmit’ten geçer.
İzmit ve Derince limanlarından önemli ölçüde ihracat ve ithalat yapılır. Ayrıca kıyıda fabrika iskelelerinde yükleme ve boşaltma yapılır. Körfezin güney ve kuzey kıyıları arasında yolcu taşınır.
Kaynak: http://www.cografya.gen.tr/tr/kocaeli/ekonomi.html
HEREKE HALISI
Osmanlı saraylarının halı ihtiyacı, Hereke fabrikası kurulmadan önce Uşak, Gördes, İzmir ve Bursa’da saray tarafından verilen resim ve örneklere uygun olarak imal ettirilmekteydi. 1891 yılında Sultan II. Abdülhamid’in girişimleriyle, kumaş dokumanın yanı sıra halı üretimine başlayan Herek fabrikası seçkin ürünleriyle, küçük bir kasabanın ismi, dünyaca tanınan ve bilinen ilk Türk markası olmuştur.
KANDIRA BEZİ
Bir bahar günü Kandıra’ya yolunuz düşerse İzmit-Kandıra otoyolu etrafında masmavi keten tarlalarını görebilir özlenen mavilikleri daha Karadeniz sahillerine ulaşmadan seyredebilirsiniz. İsterseniz yol kenarında bir tarladan birkaç keten çiçeğini alıp gölgede kurutabilir mavi çiçekleri, narin yeşil yaprakları ile yıllarca evinizin bir köşesinde saklayabilirsiniz.
KARAMÜRSEL SEPETİ
Kestane ağacının çubuğundan örülen, kendisine özgü özelliği ile gayet pratik, kullanışlı basit bir el taşıma aracı olan Karamürsel sepetinin özelliği, ağaçtan toplanan yaş meyveyi zedelemeden kabına ulaştırmasıdır. Üne kavuşması ise, Osmanlı padişahlarından Abdülaziz’in gezi için Hereke’deki av köşküne gelmesiyle olur.
Kaynak: https://www.kadinlarkulubu.com/forum/threads/kocaeli-geleneksel-el-sanatlari.590128/